AİMSAD Dergisi - Sayı 46 (Ocak-Şubat)

AĞAÇ İŞLEME MAKİNE SANAYİCİLERİ DERNEĞİ AİM SAD DERGİSİ Ocak - Şubat 2023 83 şın hukuka uygun olmasını sağla- mamaktadır. Kredilerin yatırım ve ihracat gibi üretken alanlara yön- lendirilmesi ve enflasyon ile müca- dele maliye politikası amaçlarıdır; ancak, “vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı” da bir maliye politikası amacıdır ve üstelik -di- ğerlerinden farklı olarak- AY’da (md.73, f.2) açıkça düzenlenmiş- tir. Banka ve sigorta muameleleri vergisini yüzde yüz artırmak, kre- dilerin yatırım ve ihracat gibi üret- ken alanlara yönlendirilmesini sağ- lamak ve enflasyon ile mücadele etmek için “gerekli” bir araç değil- dir. Aşağıdaki paragrafta anılan ör- nekler, toplumun mali gücü zayıf kesimlerinin mülkiyet hakkını daha fazla sınırlandırmayan, aksine vergi yükünün adaletli ve dengeli dağı- lımını dikkate alan başka araçların olduğunu göstermektedir. Kaldı ki;’ banka ve sigorta muameleleri vergisindeki yüzde 100’lük artışın ayırım yapılmaksızın tüm tüketi- ci kredileri bakımından ve 1000 TL’den milyona her tür kredi mik- tarı için öngörülmesi, amaçlarla araç arasında makul bir dengenin de bulunmadığını göstermektedir. Dolayısıyla, tüketici kredilerinde lehe alınan paralar üzerindeki ban- ka ve sigorta muameleleri vergisi oranının yüzde 100 artırılmasına ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı, mali gücü zayıf tüketici kesimlerinin mülkiyet hakkını ölçülülük ilkesine aykırı şekilde sınırlamaktadır (AY md.13 ve md.35). Diğer yandan, 28.08.1998 tarih ve 98/11591 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının eki Karar md.1, f.1’de oranı banka ve sigorta muamele- leri vergisi düzenlenen işlemlerden örneğin diğer ikisi, “bankalar arası mevduat muameleleri” ile “banka- lar ile 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan aracı ku- rumlar arasındaki borsa para pi- yasası muameleleri”dir. Bu işlem- lerde kendisine banka ve sigorta muameleleri vergisi yansıtılacak bankalar ve aracı kurumların mali gücünün, tüketici kredisi alacak kişilerin mali gücünden çok daha yüksek olduğu açıktır. Bankalar arası mevduat muameleleri sonu- cu lehe alınan paralar üzerinden alınacak banka ve sigorta muame- leleri vergisi oranı yüzde 1’dir, kal- dıraçlı alım-satım (foreks) işlemleri dolayısıyla lehe alınan paralar üze- rindeki banka ve sigorta muamele- leri vergisi oranı dahi yüzde 5’dir. Bu işlemler dahil banka ve sigorta muameleleri vergisi tabi diğer iş- lem ve hizmetler üzerindeki ban- ka ve sigorta muameleleri vergisi oranında hiçbir artışa gidilmemiş- ken, mali güç dikkate alınmaksızın sadece tüketici kredileri için ban- ka ve sigorta muameleleri vergi- si yüzde yüz artırılması, verginin mali güçle orantılı olması ilkesine de (AY md.73, f.1) aykırıdır (krş. AYM t. 07.01.2003, E.2003/73, K.2003/86). Son olarak, Anayasa’nın 172’inci maddesi gereğince, “Devlet, tü- keticileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alır, ….”. Anayasa’nın “ekonomik hükümler” başlık- lı bölümünde (4. Kısım) yer alan bu düzenleme, tüketiciyi koruma konusunda devlete pozitif yüküm- lülük getirmektedir. Mali gücü pandemi dolayısıyla büyük zarar görmüş olan, toparlanma fırsatı bulamadan içine düşülen yüksek enflasyon nedeniyle alım gücü günden güne eriyen tüketicilerin, hatta günlük yaşamını sürdürmek üzere başvurmak zorunda kaldığı tüketici kredileri üzerindeki ban- ka ve sigorta muameleleri vergisi oranına yüzde yüz artış yapılması, devletin bu Anayasa kaynaklı pozi- tif yükümlülüğü ile de bağdaşma- maktadır. Tüm bu Anayasa’ya aykırılıkların yanısıra, tüketicilerin büyük ke- siminin mali güçlerindeki azalma da dikkate alındığında, banka ve sigorta muameleleri vergisi oranı- nın en azından tekrar yüzde 5’e indirilmesi elzemdir. Genel se- çimler öncesinde toplumun farklı kesimlerine yönelik mali açıdan rahatlatıcı paketler açıklanırken, tüketicilerin de ihmal edilmemesi adil olacaktır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTIwNDM4Nw==