AİMSAD Dergisi - Sayı 43 (Temmuz-Ağustos)

“Yeni nesillerleberaber daha farklı ve yenilikçi vizyonlar gelişiyor” n Kurumsallaşmanın bu kadar konuşulduğu bir yerde aile şirketi olmak, buna hep tezat gibi anla- tıldı. Oysa Avrupa’da kurumsal- laşmış aile şirketleri var. Sizce bu denge nerede yakalanabilir? Hasan Demir: Aile şirketlerinde görev alan üçüncü nesille beraber kurumsallaşma kaçınılmaz olarak kendiliğinden geliyor. Şirket yapı- sı tam olarak artık oturmuş oluyor, yeni nesillerle beraber daha farklı ve yenilikçi vizyonlar gelişiyor. Didem Fatma Demir & Yasin Demir: Aslında şirkete aktif katma değer katan aile üyesiyle kurumsal- laşma doğru orantılı bizce. Kurum- sallaşmayı beraberinde getiren ko- şullara baktığımızda aile şirketlerini etkileyen iki önemli faktörle karşıla- şıyoruz; şirket kimliğinin oluşması ve şirkete katma değer katan üyele- rin çoğalması. Baktığınızda şirketler de organik. Doğuyorlar, büyüyorlar ve olgunlaşıyorlar. Babamız şirketi ilk kurduğunda, daha yeni doğmuş bir organizmadan bahsediyoruz. Evet, Hasan Demir’in bir iş yapış yöntemi, tecrübesi, tanınırlığı ve sektörde kazandığı güveni var. He- nüz kurallar oluşmamış, süreçler oluşmamış, tek kişilik bir varoluştan bahsediyoruz. Zamanla, o organik yapı babamın önderliğinde ken- di kişiliğini oluşturuyor, bir kimlik kazanıyor. Artık Hasan Demir’in ardında kaybolmak yerine, yine ta- bii Hasan Demir’le özdeşleştirilen bağımsız bir varlık oluyor. Akabinde yeni aktörlerle de karşılaşıyoruz. Bu durum hem süreçlerin doğru şekil- de aktarılması için bir yöntem arayışı zorunluluğuyla birlikte branşlaşma sebebiyle bir de görev dağılımı sü- recinin oluşturulması gerekliliğini beraberinde getiriyor. Ve işte çoktan kurumsallaşmaya başladınız bile, far- kında olmasanız dahi. “Kurumsallaşma bizim için kaçınılmaz bir deneyim” n Her aile şirketi kurumsallaşmalı mıdır? Hasan Demir: Ben her aile şirke- tinin kurumsallaşması gerektiğine inanıyorum. Çünkü firmalar ku- rumsallaşmazsa büyüyemez ve ticari ömrü kısa olur. Didem Fatma Demir & Yasin De- mir: Bu sorunun cevabı o şirketten ne beklediğinize göre, aktörlerinizin niceliği ve niteliğine göre de değişir. Bizim için kaçınılmaz bir deneyim. İki kardeş olarak farklı yetkinlikleri- miz var. Yine iki kardeş olarak farklı hedeflerimiz ve hayallerimiz var, la- kin Hasdem Makina olarak ortak ar- zularımız da var. Bunları sistematik, planlanabilir ve gerçekleştirilebilir bir paydada buluşturmak için kurumsal- laşma zorunluluğumuz da var. “Önemli olan iki kuşağındabirbirini anlaması içinçabagöstermesi” n Şu an Türk işletmelerine baktı- ğımızda büyük ölçüde kuşak de- ğişimi yaşandığını görüyoruz. Siz kuşak çatışması yaşadınız mı? Hasan Demir: Elbette biz de za- man zaman kendi içimizde çatışma- lar, fikir ayrılıkları yaşayabiliyoruz. Ama burada önemli olan iki kuşağın da birbirini anlaması için çaba gös- termesi. Biz de kendi içimizde birbi- rimizi anlamaya özen gösteriyoruz. Didem Fatma Demir & Yasin De- mir: Zaman zaman yaşıyoruz. Bu durumlarda, “Biz ne anlatmak isti- yoruz?” ve “Babamız bize ne anlat- mak istiyor?” sorularının cevaplarını anlamaya çalışıp, bugünün koşuluyla nasıl bir tepki gerektirdiğini analiz etmeye çalışıyoruz. n Değişen bir ekonomiden ve onun yarattığı krizden söz edili- yor? Yıllarca krizlerle boğuşmuş bir firma olarak geminizi bu za- mana nasıl getirdiniz? Hasan Demir: Tecrübelerimizle. Didem Fatma Demir: Benim için işin sırrı babamda. Yasin Demir: Ortak görüşümüz hep çok çalışmak. Babamın tecrü- beleriyle beraber sabır ve fırsatları değerlendirmek de diğer önemli etkenler. “Yeni neslin aslında ne istediğini, bunun arkasındaki motivasyonla- rı gözlemlemek gerek” n Yeni bir ekonomi, yeni şartlar, farklılaşan bir yaklaşım. Sizce fir- malar bu dönüşümü nasıl yönet- meli? Didem Fatma Demir & Yasin De- mir: Dünya değişiyor hem de çok hızlı. Bu değişimin bir parçası da AĞAÇ İŞLEME MAKİNE SANAYİCİLERİ DERNEĞİ AİM SAD DERGİSİ Temmuz - Ağustos 2022 97

RkJQdWJsaXNoZXIy MTIwNDM4Nw==