AİMSAD Dergisi - Sayı 36 (Mayıs-Haziran)

AĞAÇ İŞLEME MAKİNE SANAYİCİLERİ DERNEĞİ AİM SAD DERGİSİ Mayıs - Haziran 2021 99 Sakalar, Arsaklılar, Artaksıyaslılar, Abbasiler, Bizans Devleti, Sökmenli Devleti, Ani Atabekleri, Cengizliler, İlhanlılar, Celayirliler, Moğol Haka- nı Aksak Timur, Karakoyunlular ve Osmanlı Devleti bir zamanlar bu sarp ve dik tepelerle kaplı coğrafyada hüküm sürmüş. Persler yaklaşık 200 yıl bu bölgede yaşadı Ağrı’da ilk egemenlik kurduğu düşünülen Hititlilerin, güçlerini kaybetmeleri sonrasında bölgeye Hurriler yerleşmiş. Ancak Ağrı’nın, krallık merkezi olan Urfa’ya uzak olması nedeniyle Hurriler bölge- yi uzun süre ellerinde tutamamış. Hurrilerden sonra bölgeye yerle- şen Urartuların, Ağrı’daki en köklü uygarlığı kurdukları biliniyor. M.Ö. 825-810 yılları arasında hüküm süren Kral İspuini döneminde, Urartular, Van Gölü’nün kuzey ve kuzeydoğusunda bulunan ülkeler üzerine seferler başlatmış. M.Ö. 810-786 tarihleri arasında hüküm süren Kral Menua döneminde ise bu akınlar daha da yoğunlaşmış. İnşa edilen kaleler, buraya yapılan seferlerin önceden planlandığını ortaya koyuyor. Ağrı Dağı’nın ya- maçlarında bulunan Karakoyunlu ve Taşburun köyleri arasında yapı- lan arkeolojik kazılar sonucunda ortaya çıkartılan Urartu Yazıtı, Kral Menua’nın bu bölgedeki egemen- liğinin kesin kanıtı olarak gösteri- liyor. Kimmerler de kısa süreliği- ne Ağrı’da hakimiyet kurmuşlar. Kimmerlerden sonra, Medler Ağrı ve çevresini topraklarına katmışlar. Medler’in yıkılması ile birlikte Pers- ler, Büyük İskender’in Pers Kralı III. Darius’u yenerek Anadolu’yu ele geçirdiği tarihe kadar, yaklaşık iki yüzyıl bu bölgede yaşamlarını sürdürmüşler. Bölgeye yerleşen ilk Türk topluluğu Sakalar Doğu Anadolu’ya gelip yerleşen ilk Türk topluluğu M.Ö. 680 yılında bölgeye gelen Sakalar olmuş. Ağrı ve bölgesi Hz. Osman döneminde ise İslam Orduları tarafından fet- hedilmiş. 872 yılına kadar Abbasi- lerin kontrolü altında kalan Ağrı, daha sonra Bizans’ın egemenliği- ne geçmiş. 1071 Malazgirt Savaşı sonrasında ise bölgeye Türk boyları yerleşmeye başlamış. 100 yıla yakın Sökmenli Devleti’nin sınırları için- de yer alan Ağrı’da, sırasıyla Ani Atabekleri, Cengizliler, İlhanlılar ve Celayirliler hüküm sürmüş. Edini- len bilgilere göre; İlhanlılar zaman zaman kurultaylarını Ağrı Dağı’nda yapmış, hem Anadolu’yu hem de İran’ı buradan yönetmişler. 1393’de Moğol Hakanı Aksak Timur tarafın- dan ele geçirilen Ağrı, 1405-1468 tarihleri arasında ise Karakoyunlu toprakları içinde yer almış, Karako- yunlular yıkılınca da bölge Akko- yunluların egemenliğine geçmiş. Farklı isimlerle anılmış Ağrı’nın, Osmanlı topraklarına ka- tılması Yavuz Sultan Selim döne- minde gerçekleşen Çaldıran Savaşı sonrası gerçekleşmiş. Birçok mede- niyete ev sahipliği yapması nedeniy- le tarih boyunca farklı isimlerle anı- lan Ağrı’ya, Osmanlı Dönemi’nde Şorbulak, Ermeniler döneminde ise Karakilise isimleri verilmiş. Kazım Karabekir zamanında ise Karakilise ismi değiştirilmiş ve bölge Karaköse diye adlandırılmış. Yoğun dağlık alanlarına, sert geçen kışlarına rağmen Ağrı içinde bulun- durduğu birbirinden farklı ve özel alanlarla her yıl binlerce yerli ve yaban- cı turiste ev sahipliği yapıyor. Her ne kadar pandemi sebebiyle söz konusu ziyaretçi sayılarında azalma görülse de Ağrı ve bölgesi gezilmeye değer gizli cevherleriyle sizleri bekliyor. 99 yılda tamamlanan eşsiz saray Ağrı’nın en dikkat çeken cevhe- ri, tartışılmasız İshak Paşa Sarayı. Doğubayazıt’ın yedi kilometre gü- neydoğusunda, yüksek bir tepenin üzerine inşa edilmiş olan İshak Paşa Sarayı, Ağrı’ya gidildiğinde muhak- kak görülmesi gereken yerlerin ba- şında geliyor. Kartal yuvasına ben- zeyen sarayın yapımına 1685 yılında Çıldır Atabekleri’nden Çolak Abdi Paşa tarafından başlanılmış, aynı soy- dan gelen Küçük İshak Paşa zama- nında, tam 99 yıl sonra 1784 yılında tamamlanabilmiş.

RkJQdWJsaXNoZXIy NjI5Nzcz