AİMSAD Dergisi - Sayı 24

girişimlerin yaptıkları başarılı işle- ri ağzım açık bir şekilde izliyorum. Çünkü bu alanda, yıllara değin tec- rübesi ve milyarlarca dolarlık işlem hacmi olan oyun üreticileri ve ge- liştiricilerine kafa tutan, rakip olan bir Türk Oyun Sektörü görüyoruz. Dünya çapında milyonlarca çocu- ğun, gencin, iş insanının elinde olan oyunların bazılarında Türk imzasını gördükçe, bu alandaki yatırımların karşılığını görmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Yeni duyumlarıma göre, bu alanda çok sürpriz yeni yatırım- ları ve ürünleri görebiliriz. Finans ve oyun sektörlerinin yanın- da, başka sektörlerin de başarılarını görüyoruz. Kimi bölgesel, kimi ye- rel, kimi uluslararası olmaya namzet bu sektörlerde, yapılması gereken en önemli nokta, stratejik hareket planının belirlenmesi ve bunun ti- tizlilikle uygulanmasıdır... Ülkemizde maalesef, bu gibi göğ- sümüzü kabartan gelişmelerin sayılı olması ve geçici sonuçların alınması, stratejik vizyon ve planlama kabili- yetlerinin eksikliğinden kaynaklanı- yor. Devletten alınan teşvik, hibe, kredi vb. destek mekanizmaları, en doğru ve verimli şekilde kullanılmı- yor. Hatta, işin sahtekarlık boyutu inanılmaz boyutlarda... Hepimizin hakkı olan devlet hibelerini, ken- di çıkarlar için kullananları, en ağır şekilde cezalandırmadıkça, bu işi yapanlar, maalesef eksilmeyecekler. Namusu ve memleket sevdası için te- rinin son damlasına kadar çalışanlar ise aylarca süren hazırlık ve sunum- ların ardından, zor bela hak ettikleri devlet destekleri ile katma değerli iş ve hizmet üretiyorlar. İşte bu baba- yiğitlere hem moral hem daha fazla destek çıkmak için bu gibi mekaniz- maları da stratejik bir planlama ile yapmak gerekiyor. Devletimizin bu alandaki kurumlarının daha işlevsel çalışması için gerekli adımların en hızlı şekilde atılması şart. Çünkü, dün kaçtı, bugünü kaçırıyoruz ve yarını kaçırma lüksümüz kalmadı. İşinsanlarının da bu konuda azami duyarlılık göstermesi gerekiyor. İş yapış şekillerini, geleneksellikten öteye taşıyarak, yeni vizyon ve algı ile yapmaları elzem. Danışmanlık almaktan çekinilmemeli; bilakis, işin ehli ile yola çıkılmalı ve daha verimli işlere yönelmeli...Harcadığımız her boşa enerji, bizleri, hesap etmesi oldukça zor bir oranda geri düşü- rüyor. Boşa geçirilen her bir zaman dilimi, adeta, boşa akıtılan su gibi... Bir açık çeşme gördüğümüz za- man, ister istemez o çeşmeyi kapatı- yorsak, boşa geçirdiğimiz, verimsiz her zaman dilimini de hayatımızdan o denli atmamız gerekiyor. Atalet ve miskinliğe ayıracak serma- yemiz yok. Dünya koptu gidiyor. Mars çılgınlığı, yerini Mars hareket planına bıraktı. Ay’a üs kurulması için çalışmalar yapılıyor. Arabalar artık sürücüsüz ve elektrikli. Evleri- miz akıllı sistemler ile yönetilmeye başladı. Google Asistan’ın yaptıkları ortada...Her an her şekilde karşımı- za çıkan gelişmelere karşı yapabildi- ğimiz tek şey tüketmek olmamalı. Eskiden, “iş hayatı” denen bir kav- ram vardı. Şimdi artık hayatmız “iş, ev, sosyal zaman” gibi bölüm- lere ayrılmıyor. Sosyoloji değişiyor. Ben bu yazıyı, evimdeki çalışma odamdan yazıyorum. Bir yanımda- ki çekim odamda da yeni kanalımın çekimlerini yapıyorum. Onun ya- nındaki odada ise çekimlerin kurgu ve seslendirmelerini gerçekleştiriyo- rum. TV odasında ise takip ettiğim diziyi izliyorum. Diziyi izlerken cep telefonumdan, grup arkadaşlarımla dedikodu yapıyorum. Komşumla arada bir network üzerinden oyun oynuyoruz. Bunlar bitince de en arkada yer alan yatak odamda uyu- maya koyuluyorum. Bütün bunlar “hayatımı” oluşturuyor. Mesai sa- atleri ile ilgili her geçen gün geliş- meler yaşanıyor. Kimi 4 güne düşü- rülsün derken kimi esnek saatlerden dem vuruyor. Ama bir gerçek var ki hayatımız değişiyor. İşte bu değişen hayata yine ne katkı veriyoruz diye sormamız gerekiyor. Bu yazıyı, böylesine değerli bir ai- lenin yayın organında yazdığım son yazı olarak kaleme alıyorum. Ancak çok yakında “GirişimMuhabiri” adı altında, güzel bir Youtube kanalı ve İnternet Portalı oluşturacağım. İşte bu alanda, Girişimcilik ve aslında hayatın her alanındaki “Girişim” ruhu adına her şeyi bulabileceksi- niz...Umarım... Görüşmek üzere...Sevgi ve Bereket- le kalın. AİM SAD DERGİSİ Mayıs - Haziran 2019 59

RkJQdWJsaXNoZXIy NjI5Nzc5